Ögeler etikete göre görüntüleniyor: Web Sitesi Tasarlama

İletişim Bilgileri:
Anadolu Telefonlarımız

0322 459 37 37

0532 165 2 000

0545 200 222 0

CMS (Content-Managament-System) Nedir?

Nasıl WebMaster Olunur

Anadolu Reklam Ajansı Sizlere Şunu Öneriyor; tonlarca dünyanın parasını verip web sitesini yaptırmak yerine CMS içerik sistemlerini öğrenip hem web sitenizi yapalım hemde size bunların eğitimlerini verelim. Sizlerde birilerine bağlı kalmadan kendi İçeriklerinizi kendiniz yönetin. Sizde olun bir web Master 

Cms (Content-Managament-System // İçerik Yönetim Sistemleri) anlamına gelir.
Cms aslında belli bir ürünün yada programın adı değildir.Sadece bu tarz web uygulamalarına verilen genel isimdir. Peki Cms Neleri içerir? Cmsler belli bir web programlama diliyle yapılmış web programcıklarıdır aslında.Asp,Php gibi web programlama dilleriyle oluşturulmuş birçok cms vardır.

Cms’ler genel olarak üyelik sistemi, makale ekleme, haber yazma, anket, forum gibi bazı bileşenleri standart olarak sizlere verirler. Zaten Cms’nin oluşması bu bileşenlerin aynı cms içinde entegre çalıştırılabilmesi ve İnternet üzerinde uygulamaya geçebilmesidir. Cms’ler üyelik sistemi,forum,haber ve makale bileşenleri içerir dedik. Bu bileşenlerin kontrolü mevcut cms sisteminde size sunulmaktadır.Tabi tüm bu alanlarında bir kontrolü olmak şartıyla.

Cmsler kontrolden kastettiğimiz site yönetim işini admin sayfalarıyla yaparlar. Admin sitenin sahibi yada yetkilendirmeye göre sahipleridir. Siz kurulumunuzu yaptıktan sonra admin paneline girerek sitenize üye ekleyip çıkarabilir, forum yazabilir, makale gönderebilir ve bunun gibi sistemin elverdiği her şeyi yaptırabilirsiniz.

Peki ama cmsler üye bilgilerini, forum mesajlarını ve bunu gibi şeyleri nerede saklar?
Bir Cms portalı kullanıldığı dile göre verilerini veritabanında tutar. Eğer asp diliyle yapılmış bir cms kullanıyorsanız verileriniz genellikle MS Access tarafından tutulur ve kaydedilir. Şayet bir php cms sistemi kullanıyorsanız o verilerde Mysql,PostreSQL gibi programlarda kaydedilir. Eğer bu program ve uygulamalar olmasaydı Cmsler olmazdı.Çünkü zaten cms sistemleri siteniz üzerinde çok büyük bir veri girdisine sahiptir. Bu verileri bir arada tutmak,bu verilerin içinden arama yapmak ve bu yapılan aramaları listelemek,değişiklik ve düzenlemeler yapmak hep bu veritabanları sayesinde olmaktadır.

CMS Avantajlarına Gelelim;

İngiltere’de The Art and Science of the Advertising Slogan- Reklam Slogan Sanatı ve Bilimi adlı site, aralarında uluslararası network reklam ajanslarının da bulunduğu çok sayıda kuruma slogan hizmeti veriyor. Sitenin sahibi ve aynı zamanda pek çok reklam kitabının yazarı Timothy Foster, bir reklam sloganının nasıl olması gerektiğini de formülleştirmiş. Bu formüle göre, bir sloganın başarılı olabilmesi için, duruma göre 10 kritere uyması gerekiyor.

ORJİNAL OLMALI Marka sloganının en büyük gücü orijinal olmasıdır. Luna yıllar önce Sana ile giriştiği rekabette, “Yoksa siz hala annenizin margarinini mi kullanıyorsunuz” şeklinde orijinal bir slogan geliştirmişti.

BASİT OLMALI Basit sloganlar, oluşturulması en zor sloganlardır. Burada da ürünün tercih edilme nedeni basitçi vurgulanır. Yıllar öncesinden bir slogan, “Bence BMC” basit ve kolaylıkla hatırlanan bir slogan.

İNANILIR OLMALI İnandırıcılığı olmayan bir sloganın etkisi de olmaz. Deterjan piyasasında fiyat rekabetini başlatan ABC deterjanları burada “Farkı Fiyatı” sloganını kullanmış ve istediği etkiyi yaratmıştı.

HATIRLANABİLİR OLMALI Reklam sloganların hatırlanabilir olması için kafiyeli kelimelerin birbiri ardına gelmesi geliyor. Örnek: Sek Süt için, İçSek, BüyüSek.

MARKA İSMİNİ ÇAĞRIŞTIRMALI İdeal bir slogan marka ismini ya içermeli ya da marka ismi söylenmeden markayı çağrıştırmalı. “Aç kapa aç kapa Artema”, bu anlamda en başarılı marka çağrıştıran slogan örneklerinden.

ÜRÜNÜN ANA ÖZELLİĞİNİ İÇERMELİ Bu özellikte birkaç cümleyle markanın ve ürünün tüketiciye sağlayacağı yarar özetleniyor. Tokai çakmaklarında bu kafiyeli bir şekilde ele alınmış: “Tokai çakar çakmaz çakan çakmak”

Sitenizin Önde Gelmesini İstiyorsanız Profesyonel Bir Destek Alınız

Gerçekten ziyaret edilen bir siteye sahip olmak için seo‘dan önce bazı önerilerim var.Bu sayede hem sadık ziyaretçiler kazanırsınız hem de hedef kelimelerde üst sıralara çıkmanız kolaylaşır.

Siteniz ne hakkında olacak ?
Bu soruyu aslında proje aşamasında, bir internet sitesi yapmadan cevaplamanız gerek.Mesela kişisel bir site yada motorsikletler hakkında gibi. Bu sizin hedef kitlenizi kestirmenize yardımcı olur.Örneğin internet büyük bir hedef kitle demek iken webmasterlara yönelik bir sitenin hitap ettiği kesim daha azdır.Aynı şekilde php programlama gibi bir konu sitenizin hedef kitlenisinin küçülmesini ve işinizin kolaylaşmasını sağlar.

Konu ne kadar kapsamlı olmalı ?
Öyle her telden bahseden, belirli hedef kitlesi olmayan sitelerin tutması gerçekten zordur.Zordur ama imkansız değildir! Mesela gündemi takip edip neyin popüler olduğunu görür ve ona göre yazarsanız , polemiklerle ve çeşitli icraatlerle sitenizi duyurmayı becerebilirseniz siteniz her telden çalsa bile takip edilebilir.

Yinede sitenizin bir konu hakkında olması iyidir.Bu konuyu seçerken iyi bir denge kurmayı unutmayın; çok dar bir konu takipçi sayınızı azaltırken çok geniş bir konu rekabet gücünüzü düşürür.

Rekabetin Sırları !
Anlaşılır olun , konuşur gibi yazın !
Arkadaş canlısı ve yardımsever olun!
Konu ile ilgili araçlara, programlara , yazılara bağlantılar oluşturun.
Tabiri caizse Noel Baba gibi olun.Bohçanızdakiler hiç bitmesin…

Rekabeti Araştırın
Rekabet Durum Raporu : Bu rapor özellikle danışmanlık hizmetlerinin bel kemiğini oluşturur ve sizin rakiplerinize karşı konumunuzu belirlemek maksadıyla kullanılmaktadır. Bu raporda, tüm rakiplerinizin sizin ilgi duyduğunuz anahtar kelimelerle farklı arama motorlarında elde ettikleri konumları inceleyebilirsiniz. Bu şekilde rekabetin sert yada yumuşak olduğu alanları yada kelimeleri bulabilir, daha geniş kitlelere ulaşmak için bu bilgiyi kullanabilirsiniz. Raporun alt başlıkları şöyle özetlenebilir :

İlan vermek, aktif pazarlama ve site tanıtımı gibi çalışmalar ikinci derece ya da önemsiz çalışmalar değillerdir. Aksine en az bütçe ile mağazanıza en çok müşteriyi ya da ilgiyi çekme araçlarıdır.

Birçok firmanın "doğru" yapmamaktan ya da "iyi" planlamamaktan kaynaklanan başarısız kampanyalarına şahit olabilirsiniz. Halen,  milyarlarca liranın harcandığı fakat sonucu hiç de iç acısı olmayan birçok kampanya yapılıyor.

Eğer harcamalarınızı düşürmek ve pahalı olmayan tanıtım yöntemlerine başvurmak isterseniz, size birkaç önerimiz olacak;

* Eğer varsa, her türlü bedava reklam olanağını değerlendirin. Zaman zaman gazetelerin verdiği bedava ilan alanları, varsa fiziksel dükkanınızın görülen yerleri, arabanız, otopark, firma içi kullanılan malzemeler, firmanıza ait kartvizit, antetli kağıt vb.

* Sektörel dergiler daha ucuz reklam alanları içerir. Buralardaki listelere girmek eğer bu dergi hedef kitlenize ulaşıyorsa çok daha efektif sonuçlar verecektir.

İletişim Bilgileri:
Anadolu Telefonlarımız

0322 459 37 37

0532 165 2 000

0545 200 222 0

Tabela Çeşitleri ve Örnekleri

Ağızdan ağza reklam, şirketinizin yatırım yapabileceği en ucuz ve etkili reklam türlerinden biridir. Ama bu tarz ele gelmez reklamları nasıl yaratırız? Sektördeki pek çok uzman, “Dışarı çıkın ve çevre edinin” diyecektir.

Bunun üzerine ticaret odalarından birine gider; şirket ya da hizmetlerini tanıtmaya çalışan yüzlerce insanla tanışır; biz de kendi şirket ya da hizmetimizi tanıtmaya uğraşırız. Çok az insan bu toplantılara bir şey satın almak amacıyla gelir. Başarı şansınızı baştan kaybettiğinizi hissedersiniz. Nitekim pek çoğumuzun bu tür toplantılardan çıktığımızda bir ya da iki saatimizi boş yere harcadığımızı düşünmemizin nedeni de budur.

İşlerin böyle yürümesi gerekmez. Yaklaşımımızda yapacağımız birkaç ufak değişiklikle, herhangi bir odada etki merkezi haline gelebilir ve gerçekte, ciddi anlamda ağızdan ağıza reklam yapabiliriz. Yine de yapmamız gereken ilk şey, çevre oluşturmanın aslında ne olduğu ve ne olmadığını anlamaktır. Çevre oluşturmak, satmak değildir.

Bir toplantıya katılan kişilerin yüzde 99’unun kendi ürün ya da hizmetlerini tanıtmak için (bizden almak için değil) orada bulunduklarını biliyor, yine de kendi ürün ya da hizmetlerimizi onlara satmaya çalışıyorsak, kendimizi ve konuştuğumuz insanları sinirlendirme (ve sıkma) ihtimalimiz çok yüksektir.

Çevre oluşturma, ürün ya da hizmetlerimizi gelecekte bu etki alanına tanıtmak amacıyla kendi etki alanımızı artırmaktır. İnsanlar, tanıdıkları, sevdikleri ve güvendikleri kişilerle iş yapar; başkalarını da bu kişilere yönlendirirler. Öyleyse, bir toplantı esnasında hedefimiz satış yapmak değil, daha çok insanın bizi tanımasını, sevmesini ve güvenilir bulmasını sağlamaktır.

Bu şekilde, ileride bizden satın alma ya da insanları bize yönlendirme ihtimalleri daha fazla olur. İnsanların bizi daha çok tanımalarını, sevmelerini ve güvenilir bulmalarını sağlamanın bir yolu, istediklerini elde etmeleri için onlara yardımcı olmaktır.

İnsanlar, kendilerine ilgi gösteren diğer insanları severler. Konuştuğunuz kişi açısından en önemli konu kendisidir. Ayrıca, kendi ürün ya da hizmetlerini tanıtmak amacıyla toplantıya katıldıklarına göre, bunu daha iyi yapmaları için onlara yardımcı olursak, bizi daha çok sever ve güvenilir bulurlar. Aşağıdaki soruları, toplantıdaki birine sorarak her konuda size açılmasını sağlayabilirsiniz: